1912 yılında, "batmaz" denilen RMS Titanic'in görkemli ilk seferinde, farklı dünyalara ait iki genç bir araya gelir. Zengin bir ailenin nişanlısı olan Rose ile üçüncü sınıf yolcusu Jack, gemide tanışır ve aralarında beklenmedik bir bağ oluşur.
Gemi saran katı toplumsal kurallara rağmen, bu yasak aşk, Titanic'in buzdağına çarpmasıyla başlayan kaosun ortasında daha da derinleşir.
Geminin batışı yaklaştıkça, Jack ve Rose'un mücadelesi hayatta kalma çabasına dönüşür.
Suyun soğukluğu, panik ve ölümle çevriliyken, ikilinin bağı sınanır. Rose, Jack'in ona verdiği yaşama tutunma sözünü yerine getirmek için mücadele ederken, Titanic'in devasa gövdesi okyanusun karanlık sularına gömülür.
Titanik, yalnızca bir felaketin değil, aynı zamanda insanlığın kibrinin, fedakarlığın ve aşkın gücünün hikayesidir. Jack ve Rose'un anısı, geminin enkazıyla birlikte derinlerde saklansa da, onların hikâyesi zamanın ötesine geçer.