1980'lerin İç Anadolu'sunda yaşayan bir aile, derin bir kaybın ardından hayatlarını kökten değiştirmeye karar verir. Yıllarca yaşadıkları toprakları geride bırakıp şehre göç eden aile, geçmişle bağlarını koparmış gibi görünse de, aslında her bir üyenin içinde taşıdığı yaralar kapanmamıştır.
Aradan geçen otuz yılın ardından, terk ettikleri çiftlik evine geri döndüklerinde, unutulmuş anılar yeniden canlanır. Evin duvarları, saklı kalmış sırları ve bastırılmış duyguları adeta fısıldar.
Aile bireyleri, uzun süredir kaçtıkları gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır.
Geçmişin gölgesinde, her karakter kendi iç hesaplaşmasını yaşarken, aile bağlarının ne kadar kırılgan ve bir o kadar da güçlü olabileceği ortaya çıkar.
Cici, kayıpların, özlemin ve yeniden keşfedilen aidiyetin hikâyesini anlatır.