İkinci Dünya Savaşı sırasında, USS Caine adlı bir mayın tarama gemisinde yaşanan olağanüstü bir askeri mahkeme davası konu edilir. Teğmen Stephen Maryk, kaptan Philip Queeg'in psikolojik olarak dengesiz davrandığını ve gemiyi tehlikeye attığını öne sürerek onun komutasını devralır.
Bu eylem, Maryk'i askeri kanunlar çerçevesinde isyanla suçlanma noktasına getirir.
Mahkeme salonunda geçen davada, savunma avukatı Teğmen Barney Greenwald, olayın teknik ve hukuki boyutlarını ortaya koymaya çalışır.
Tanıklar dinlenir, gemide yaşanan gerilim dolu anlar yeniden canlandırılır. Kaptan Queeg'in davranışları ve karar alma süreçleri mercek altına alınır.
Duruşmalar ilerledikçe, hem askeri disiplin hem de bireysel sorumluluk kavramları derinlemesine irdelenir. Gerçekler ortaya çıktıkça, olayın göründüğünden çok daha karmaşık olduğu anlaşılır.
Mahkeme, sadece bir askeri davadan öte, insan doğası ve liderlik üzerine sorgulamalara dönüşür.