Kimliği belirsiz bir şehrin loş ışıkları altında, devasa bir tren istasyonunda Hattın Sonu adlı tuhaf bir restoran uzanır. Burası, Annie adlı esrarengiz bir garsonun çalıştığı, zamanın sınırlarında gezinen bir mekandır.
Garsonluğunun ardında saklı niyetleri olan Annie, kırmızı mantosuyla kaybolup yeniden belirdiğinde, her şeyin göründüğü gibi olmadığı hissi uyanır.
İstasyonda bekleyen iki kiralık katil, bir sonraki görevlerinin talimatlarını almak için Annie'nin restoranını mesken tutmuştur.
Neşeli görünümünün altında tehlikeli bir zekâ barındıran Annie, onların planlarını bilmedikleri bir şekilde etkilemektedir. Katiller, masum bir mola verdiklerini sansalar da, aslında kendilerini bekleyen tuzağın farkında değillerdir.
Gizemlerin gölgesinde geçen bu bekleyiş, her karakterin gerçek niyetlerinin yavaşça su yüzüne çıkmasıyla şekillenir. Annie'nin oyunları, restoranın duvarlarını aşarak hepsinin kaderini birbirine bağlar.
Kırmızı mantonun dalgalanışı, kaçınılmaz bir sonun habercisidir.
