92 yaşındaki Artie Crawford, İkinci Dünya Savaşı’nın acılarını ve anılarını hâlâ taşıyan bir gazidir. Normandiya Çıkarması’nın 75.
yıl anma törenini huzurevindeki televizyondan öğrendiğinde, geçmişin ağır yükü yeniden canlanır. Artie, hayatının en önemli savaşında kaybettiklerini anmak ve son bir kez onurlandırmak için Fransa’ya gitmeye karar verir.
Huzurevinden gizlice kaçan Artie, gençliğindeki cesaretini yeniden toplar ve imkânsız görünen bu yolculuğa atılır. Yalnız başına çıktığı bu yol, sadece fiziksel bir seyahat değil, aynı zamanda geçmişle hesaplaşmasıdır.
Normandiya’ya ulaşmak için her engeli aşmaya hazırdır.
Artie’nin yolculuğu, savaşın unutulmayan izlerini taşıyan bir neslin son temsilcilerinden birinin hikâyesidir.
Onun kararlılığı ve içindeki piyade ruhu, kayıpların anısını yaşatmak için verdiği mücadeleye dönüşür. Bu dokunaklı yolculuk, geçmişin acılarını ve insan ruhunun direncini yansıtır.