Londra’da lüks içinde yaşayan Sarah Jordan’ın hayatı, bir yardım galasında tanıştığı karizmatik doktor Nick Callahan ile kesişince altüst olur. Nick’in anlattığı dünyanın uzak köşelerindeki acımasız gerçekler, Sarah’nın içindeki insani duyguları harekete geçirir.
Kendini birden mülteci kamplarında, savaşın ve açlığın ortasında bulan Sarah, rahat yaşamının ötesinde bir amaç keşfeder.
Sarah, tehlikeli bölgelerde yardım çalışmalarına katılarak hayatını riske atar.
Nick ile arasında giderek derinleşen bağ, onu bu zorlu yolculuğa daha da bağlar. Yoksulluk ve umutsuzlukla çevrili insanlara umut olmaya çalışırken, kendi sınırlarını aşmanın ne demek olduğunu anlar.
Zamanla Sarah için hayat kurtarmak bir tutkuya dönüşür. Dünyanın en tehlikeli coğrafyalarında insanlık adına mücadele ederken, içindeki cesaret ve fedakarlık duygusuyla kendini yeniden tanımlar.
Bu yolculuk, onu hem dünyanın acımasız gerçekleriyle yüzleştirir hem de gerçek aşkın ve anlamın peşinde koşmaya iter.