Hindistan'dan Kanada'ya giden bir gemi, Pasifik Okyanusu'nun ortasında beklenmedik bir şekilde batar. Hayatta kalanlar arasında 16 yaşındaki Pi, bir sırtlan, yaralı bir zebra, bir orangutan ve Richard Parker adında dev bir Bengal kaplanı vardır.
Pi, ailesini bu felakette kaybetmiştir ve şimdi küçük bir filikada, hem doğanın acımasızlığına hem de yanındaki tehlikeli hayvanlara karşı hayatta kalmaya çalışmaktadır.
Başlangıçta sandal, hayvanlar arasındaki vahşi mücadeleye sahne olur.
Pi, zekası ve hayvanlarla kurduğu bağ sayesinde hayatta kalmayı başarır. Ancak zamanla, filikada yalnızca Richard Parker ile baş başa kalır.
Kaplanla aynı küçük alanda yaşamak ölümcül bir denge oyununa dönüşür. Pi, bu yırtıcıyla bir arada var olmanın yollarını ararken, korku ve saygı arasında sıra dışı bir ilişki geliştirir.
Uzun ve yorucu mücadelenin ardından Pi ve Richard Parker, gizemli bir adaya ulaşır. Burada karşılaştıkları şey, gerçeklikle hayalin sınırlarını zorlayan bir deneyim olur.
Pi'nin yolculuğu, fiziksel olduğu kadar ruhsal bir sınavdır ve okyanusun ortasında geçen bu macera, onu beklenmedik bir sona götürür.
