Genç ve umut dolu denizci Edmond Dantès, düğün gününde haksız yere tutuklanarak Château d'If’in karanlık zindanlarına atılır. On dört yıl boyunca adaletsizliğe ve ihanete lanet okuyarak geçirdiği bu zorlu süreç, bir gün tesadüfi bir kaçış fırsatıyla son bulur.
Artık özgürlüğüne kavuşan Dantès, kendisine ihanet edenlerden intikam almak için gizemli bir hazinenin de yardımıyla Monte Cristo Kontu kimliğine bürünür.
Zenginliği ve kurnazlığıyla Paris sosyetesine sızan Kont, geçmişin gölgelerini ustalıkla takip eder.
Masumiyetini çalan ve sevdiği kadını elinden alan üç adamın hayatlarına sinsice dokunmaya başlar. Her hamlesi, onları yavaş yavaş çöküşe sürükleyen bir satranç oyununa dönüşür.
Monte Cristo Kontu, intikamın soğuk ve hesaplı yüzünü gösterirken, adaletin kılıcını kendi elleriyle kuşanır. Ancak planları ilerledikçe, intikamın bedelinin ne kadar ağır olduğunu da fark eder.
Geçmişin yaraları, onu beklediği gibi tatmin edecek mi, yoksa kendisini de tüketecek mi?