Hapisten çıkan Yusuf, namus cinayeti nedeniyle kaybettiği yılların ardından boşlukta sürüklenen bir adamdır. İzbe bir pansiyonda Bekir ve Uğur’la yolları kesiştiğinde, her birinin hayatı beklenmedik şekilde değişir.
Yusuf'un içindeki hesaplaşmalar, Bekir'in saplantılı tutkusu ve Uğur'un gizli arzuları, üçünü de kaçınılmaz bir çatışmaya sürükler.
Uğur, hayatın acımasız yüzüyle mücadele eden güçlü bir kadındır, fakat kalbinde Zagor’a duyduğu tutkuyu saklar.
Bekir ise ona karşı takıntılı davranışlarıyla Uğur'u kıstırmaya çalışır. Bu üçlünün yolları kesiştikçe, her biri kendi masumiyetini korumak için mücadele ederken, geri dönülmez seçimler yapmak zorunda kalır.
Yusuf, Bekir ve Uğur'un hikâyesi, suç, pişmanlık ve arzuların gölgesinde şekillenir. Karakterlerin iç çatışmaları, birbirlerine dolanan kaderleriyle iyice karmaşıklaşır.
Her adım, yeni bir yara açar ve masumiyetlerini sorgulatan bir sınava dönüşür.