Fransa'da istihbarat servisleri ve terör örgütleri, görünüşte zıt ideolojiler uğruna mücadele ederken aslında benzer yöntemlerle hareket ediyor. Gizlilik, manipülasyon ve acımasız taktikler her iki tarafın da vazgeçilmezi haline gelmiş durumda.
Fransız istihbarat örgütü D.G.S.E., bu kirli savaşta en etkili silah olarak insan gücünü kullanıyor; genç öğrenciler Diane ve Pierre gibi isimleri, karanlık bir dünyanın içine çekiyor.
Diane ve Pierre, kendilerine verilen görevlerin ardındaki gerçekleri bilmeden, terörizmin kurtuluş getireceğine inanan radikal bir adamı eğitmekle görevlendirilir.
Ancak bu eğitim, onları beklediklerinden çok daha tehlikeli bir yola sürükler. Kendilerini, boylarını aşan bir oyunun içinde bulurlar ve her adımda biraz daha derine batarlar.
Bu sırada, farkında olmadıkları "soylu" amaçlar uğruna kolayca feda edilebilir birer piyona dönüşürler. İstihbaratın ve terörün gri alanlarında geçen bu mücadelede, kimin gerçekten ne için savaştığı belirsizleşir.
Herkesin bir sırrı vardır, ancak en büyük sır, devletin kendisidir.
