Görme yetisini yeni kaybetmiş bir fotoğrafçı olan Elif, hayatını yeniden inşa etmeye çalışırken geçmişinden gelen rahatsız edici bir sesle yüzleşmek zorunda kalır. Eski bir davayla ilgili anıları parça parça zihninde canlanırken, görmediği gerçekleri duymaya ve hissetmeye başlar.
Her dokunuş ve ses, onu gizemli bir cinayetin izlerine götürür.
Elif, geçmişte çektiği fotoğrafları zihninde yeniden yaratırken, görmediği detayların aslında en önemli ipuçlarını barındırdığını fark eder.
Karanlıkta yol alırken, çevresindeki insanların ses tonları ve nefes alışverişleri onun için yeni bir görme biçimine dönüşür. Her yeni bulgu, onu hem gerçeğe hem de kendi korkularına biraz daha yaklaştırır.
Zihninde şekillenen görüntüler ve duyduğu sesler, Elif'i hiç beklemediği bir yüzleşmeye sürükler. Gerçeğin sadece gözlerle görülmediğini, bazen en derin karanlıkta bile ortaya çıkabileceğini keşfeder.
Sonunda, kayıp parçaları birleştirdiğinde, hem geçmişin hem de kendisinin gizlediği sırlarla yüzleşmek zorunda kalır.