Genç bir adam, hayatındaki tüm bağları kopararak gizemli bir yolculuğa çıkar. Geçmişinden kaçarken, yalnızca bir bavul ve belirsiz bir varış noktasıyla sıradışı bir özgürlük arayışına girer.
Yol boyunca karşılaştığı insanlar ve mekanlar, onun içsel çatışmalarını yansıtan bir aynaya dönüşür. Her durak, terk etmeye çalıştığı hayatın parçalarını yeniden önüne sererken, kaçışının aslında kendisiyle yüzleşmek olduğunu anlamaya başlar.
Sonunda varış noktasına ulaştığında, geride bıraktıklarının aslında taşımaya devam ettiği yükler olduğunu fark eder. Yolculuğun son perdesi, özgürlük ile aidiyet arasındaki ince çizgide şekillenen beklenmedik bir kararla noktalanır.