Bir adam, geçmişin ağırlığıyla boğuşurken kendini beklenmedik bir yolculuğun ortasında bulur. Zamanın geriye doğru aktığı bu gizemli dünyada, her adımıyla geçmişteki seçimlerinin izini sürer.
Yaşadığı her an, yüzleşmekten kaçındığı gerçekleri gözler önüne serer.
Yolculuğu ilerledikçe, geçmişin aslında sandığı kadar basit olmadığını fark eder.
Unutmak istediği anılar, şimdinin içinde yeniden canlanır. Her karşılaşma, onu hayatının en önemli dönüm noktalarına götürürken, geçmişle hesaplaşması kaçınılmaz hale gelir.
Zamanın sınırlarında gezinen bu adam, geçmişi değiştirmenin mümkün olup olmadığını sorgular. Ancak asıl soru, değiştirmek istediği şeylerin gerçekten hatalar mı yoksa onu bugüne getiren dersler mi olduğudur.
Hikâye, geçmişle barışmanın yollarını ararken insanın kendisiyle yüzleşmesinin kaçınılmazlığını anlatır.