Zengin ve aristokrat bir iş adamı olan Philippe, geçirdiği bir paraşüt kazası sonucu felç olur ve boynundan aşağısını hareket ettiremez. Hayatını sürdürmek için bir yardımcıya ihtiyaç duyan Philippe, hapisten yeni çıkmış, işsiz ve hayat dolu Driss'i işe alır.
İlk bakışta birbirlerine zıt görünen bu iki adam, zamanla beklenmedik bir dostluk kurar.
Driss, Philippe'nin düzenli ve disiplinli dünyasına renk ve neşe getirirken, Philippe de Driss'e hayata farklı bir pencereden bakmayı öğretir.
Birlikte müzik dinler, sanatla ilgilenir ve şehri keşfederler. Aralarındaki bu sıra dışı bağ, her ikisinin de hayatını derinden etkiler.
İki farklı dünyanın kesiştiği bu yolculukta, Driss ve Philippe birbirlerinin eksiklerini tamamlar. Yaşadıkları komik, dokunaklı ve sıcak anlar, onları beklenmedik şekillerde dönüştürür.
Bu dostluk, her ikisine de hayatın gerçek anlamını hatırlatır.
