1912 yılında geçen bu fantastik macerada, genç ve cesur gazeteci Adèle Blanc-Sec, hiçbir engel tanımadan hedefine ulaşmaya kararlıdır. Mısır’a gidip mumyalarla uğraşmak da dahil olmak üzere, her türlü tehlikenin üstüne gider.
Adèle’nin bu gözü pek tutumu, onu sıradan bir gazeteciden çok daha fazlası yapar.
Bu sırada Paris’te tuhaf olaylar yaşanmaktadır.
Ulusal Tarih Müzesi’nde sergilenen 136 milyon yıllık bir pterodaktil yumurtası, bilinmeyen biri tarafından kuluçkaya yatırılır. Yumurtadan çıkan devasa uçan sürüngen, şehirde korku salmaya başlar.
Ancak Adèle için bu tür olaylar sadece sıradan birer maceradır.
Adèle’nin olağanüstü hayatı, onu hem antik sırlarla hem de modern kaosla yüzleşmeye iter.
Mumyalar, dinozorlar ve gizemlerle dolu bu serüvende, her şey onun için heyecan verici birer adımdan ibarettir. Paris’in sokaklarındaki kaos bile, Adèle’nin gözünde yeni bir maceranın başlangıcıdır.